23 Eylül 2019 Pazartesi

Burberry - Amber Heath

Kırmızı, kahve, siyah ve beyaz tonlarındaki ekoseli kumaş deseni, ilk kez kullanıldığı 1920’li yıllardan beri İngiliz kökenli giyim markası Burberry’nin imzası olarak tanınıyor. Gabardin kumaş ve trençkot ile döneminin ötesinde işlere imza atan moda evi, günümüzde lüks giyim ve parfüm pazarlarının en önemli aktörlerinden biri konumunda. Burberry’nin imzası olarak tescillenen ekose desen, yıllardır en çok taklit edilen ve benzeri yapılan kumaş olunca, işletme gelirinin hatırı sayılır bir kısmı da marka ihlali için yaklaşık 8 milyon dolar talep edilen tazminat davalarından geliyor. Peki bu kadar taklit edilen Burberry, hiç taklit etti mi? Parfüm dünyası için konuşursak henüz değil. Yani kısmen…


Burberry, 90’lı yıllardan bugüne parfüm pazarının en büyük oyuncuları arasında yer alıyor. Ana Akım Parfüm Raporları’nda sıkça bahsettiğim marka, 2017’de tanıttığı Bespoke koleksiyonu ile niş parfüm pazarına da girmiş durumda. Burberry'nin başparfümörlüğünü yapan Francis Kurkdjian, Bespoke Koleksiyonu’nun da arkasındaki isim. Koleksiyonda yer alan parfümler, birden fazla konsantrasyonda bulunabiliyor. Böylece ısmarlama anlamına gelen “Bespoke” koleksiyonunda yer alan ürünler, kişiye özel olmasa da kişiye özel sayılabilecek konsantrasyonlarda satın alınabiliyor. Francis Kurkdjian durumu şöyle anlatmış; ‘Her bir kokunun konsantrasyonu, müşterilere mümkün olan en iyi karışımı sunmak için özenle seçilmiştir.  Bu da aynı kokuyla hikayenin farklı versiyonlarını anlatmamızı sağlamıştır.’ Amber Heath, Antique Oak ile birlikte Bespoke koleksiyonunda en çok dikkatimi çeken kompozisyon.

Giriş kısmına dönecek olursak, yazının konusu olan Amber Heath kopya ya da esinlenme değil. Francis Kurkdjian’ın başarı yakaladığı bir formül üzerinde değişikliğe giderek yaratılan bir başka başarılı kompozisyon. Maison Francis Kurkdjian - Grand Soir Bespoke Creation for Burbbery diyelim ;)


 fotoğraf: instagram.com/gurmekokular

Amber Heath, aselbent reçinesi ve tolu ile balzamik bir açılış yapıyor. Yoğun açılışın ardından amber ve yine balzamik notaların köşelerini yumuşattığı paçuli, parfümün karakterini oluşturuyor. Parfümün ilk birkaç dakikası vurulmak için yeterli. Sitede bu ifadeyi kaç kez kullandım bilmiyorum ama yine ustalığını konuşturmuş Francis. Amber Heath, London’dan beri beni en çok etkileyen Burberry parfümü!

Sıcak açılış sonrası paçuli nispeten geri çekilirken vanilya ve tonka fasülyesi, Amber Heath’e kadifemsi bir hissiyat veriyor. Bu iki notanın birlikteliği korkutmasın, zira parfümün tatlılığı tam da olması gerektiği gibi. Ortalardan sonra pek değişim göstermeyen Amber Heath, hafifçe hissedilen vanilya, amber ve paçuli kombinasyonuyla tenden ayrılıyor.

Tescilli Burberry Deseni

Gelelim parfümün selefi Grand Soir ile Amber Heath ilişkisine. Çok sevdiğim Grand Soir, bazı kullanıcılara göre hem vanilya hem de tonka fasulyesinin etkisi ile fazla tatlı gelirken Amber Heath, rafine bir dokunuşla dengeyi her daim hissettiriyor. Ancak Amber Heath de tıpkı Grand Soir gibi tekdüze yapıda ilerleyen bir kompozisyon. İki parfüm her ne kadar zaman zaman birbirlerini andırsalar da amber sevenler için her ikisi de koleksiyonda kendine yer bulabilecek kadar özellikli tasarımlar.

Her iki cinsiyetin kullanımı için uygun olan Amber Heath'in %10’luk konsantrasyon için konuşursam, parfümün fark edilirlik ve kalıcılık değerleri oldukça yüksek. Konsantrasyon konusunda bilinenin aksine her zaman ne kadar çok o kadar iyi hadisesi geçerli olmamakla birlikte %30 ve %49.5’luk konsantrasyonlarını da ciddi merak ediyorum.


Grand Soir yazımda “Kadifemsi amber ve vanilya ile kapanış yapan Grand Soir, amber tabanlı sıcak parfüm tayfanın en tepesine oynayacak kadar güçlü bir oyuncu.  Serge Lutens - Ambre Sultan, Tom Ford - Amber Absolute,  Histoires de Parfums- Ambre 114 ve Annick Goutal - Ambre Fétiche gibi referans amberlere rakip olacak kadar nitelikli bir parfüm.” İfadesini kullanmıştım. Amber Heath de referans amber liginde, selefine benzeyen ancak dahiyane paçuli kullanımı ile farklılaşan, şahane bir tasarım.

19 Ağustos 2019 Pazartesi

Nishane - Ani

S-400 alırsan F-35 vermeyiz… Patriot’u satmamamız hataydı ama yine de sonuçlarına katlanacaksınız… Çok iyi bir müttefikimizsiniz… Ek vergi getiririm… Android desteğini kesin… Venezuela ile iş yapan bizden değildir… Rahibi verin rahibi… Ha tamam vermişsiniz, peki S-400’ü ne yapalım?


Ne derseler o! Mikro bazda dahi ne tüketmemiz gerektiğine ihtiyacımız gözetilmeden karar veriliyor. Hal böyleyken ihracat yapılabilen her kalem mal, artık altın değerinde. Bir de küresel dengeleri elde tutan ülkelere ihracat yapıp tutulan mal, baş tacı edilesi! 2014 yılında “İlk Türk Niş Parfüm Markası” tanımıyla paylaştığım Nishane, yurt dışındaki başarılarıyla alnının akıyla baş tacımız konumunda.

Her yıl tanıttığı yeni koleksiyonu ile parfüm dünyasını iyiden iyiye adından söz ettirir hale gelen Nishane, bu yıl 6 yeni tasarımla parfüm severlerin karşısındaydı. Ani, şimdiden butiklerin en iyi satan listelerine girerken Unutamam ve Nefs’in de zamanla büyük ilgi göreceğini düşünüyorum. Kirli fujer Unutamam ve zengin oryantal Nefs’i soğuk havalara bırakıp, yaz kış kullanılabilecek Ani’ye odaklanalım.


Parfüm ismini Türkiye Ermenistan sınırına yakın Ani Harabeleri’nden alıyor. Ani’yi tasarlayan isim olan Cecile Zarokian, Ermeni asıllı bir Fransız olunca, isimdeki gönderme oldukça manidar. Büyük harfle yazıldığında da dilimizdeki “Anı” sözcüğü ile sesteş olan Ani, koklamadan ilgi uyandırmayı başarıyor. Parfümör koltuğundaki Cecile Zarokian; Jovoy Private Label gibi modern bir maçoyu, yine Jovoy’dan Remember Me gibi Chai Tea Latte kıvamında parfümü, David Jourquin için derili gourmand Cuir de R'Eve’i, Jaques Fath için harika deri ve amber kombinasyonu olan Bel Ambre’yi ve de Puredistance Sheiduna gibi balzamik turunçgil ve tütsünün harmanlandığı harika parfümleri yaratabilecek kadar özgün ve başarılı bir isim. Genç parfümörün Nishane için tasarladığı Ani ise zencefil destekli kremsi bir vanilya parfümü.

Ani, vanilya hâkimiyetinde pembe biber, bergamot ve zencefille açılıyor. Normal şartlarda hızlıca uçup giden pembe biber dahi zencefil ile birlikte uzunca bir süre kendini hissettiriyor. Extrait konsantrasyonuna sahip parfüm, baştan sona transparan ilerlerken Cecile, bir kez daha övgülerin haksız olmadığını kanıtlamış.
fotoğraf: instagram.com/gurmekokular 

Ortalara doğru vanilya ve zencefil ikilisine kakule ve naif bir gül eşlik ediyor. Ani, sonrasında kafası hafif dumanlı bir vanilya parfümü olarak kullanıcısına keyif vermeye devam ediyor. Bourbonu andıran vanilya kullanımı, pastamsı kokudan uzaklaştırıp, parfüme olgun bir hissiyat katıyor. Alttan hissedilen sedir ise harmanın denge kaynağı.

Markanın önceki gourmand tasarımı olan Fan Your Flames, ölümüne tatlı severlere hitap ederken Ani, vanilya aşığı olup da kullanımı kolay, naif bir parfüm arayanların ihtiyacını karşılıyor. Diptyque Eau Duelle, Carner Barcelona El Born ve Guerlain Spiritueuse Double Vanille tarzı vanilya sevenlerin kayıtsız kalmaması gereken bir tasarım Nishane’nin yeni gözbebeği. Tatlı yapısı ve yoğun konsantrasyonuna rağmen yaz aylarında bile kolaylıkla kullanılabilen Ani, zaman ve mekan seçmeden kalıcılık ve fark edilirlik değerleriyle rakipleri arasında parlıyor.


Rammstein haklı. Hepimiz Amerika’da yaşıyoruz. Ürettikleri ve direttikleriyle hayatımızın her noktasında Amerikan idolleri ve malları mevcut. Müşteri garantili otoyol ve hastanelerimizin maliyeti dolar cinsinden hesaplanırken oralarda bile büyük başarılara imza atan Nishane, gurur kaynağımız!

28 Nisan 2019 Pazar

Koku Aileleri

Uzun zamandır siteye yeni yazı koymuyordum. Bir süre önce koku ve tat algısı ile ilgili bir kitapta yazdığım Koku Aileleri bölümünü sitede yayınlayarak hem bu uzun ara için kendimi affettirmek, hem de terminolojide Türkçe bir çevrimiçi kaynağımız olsun istedim.

Koku aileleri, parfümlerin baskın özelliklerine dayanan ve parfüm endüstrisi tarafından geliştirilen bir sınıflama sistemidir. Her biri birer sınıfı temsil eden koku ailelerinin doğadaki karşılıkları tekil değildir. Bu nedenle koku aileleri kavramı, doğada referansı bulunan ya da bulunmayan kokuların bir araya gelmesiyle oluşturulan “parfümler” ile ilişkilendirilmektedir. Kitabın bu bölümünde koku aileleri, karakteristik özellikleriyle parfümler ve bu parfümlerin koku tarihinde iz bırakan örnekleri üzerinden anlatılmaktadır.


İnsan beyni öncelikle tehlikelerden korunma amacıyla karşılaştığı olguları sınıflandırma eğilimindedir. Örneğin ısı kaynakları ve kesiciler tehlikeli sınıfa girerken yumuşak dokulu cisimler zararsız kabul edilir. Benzer şekilde kokular da beyinde sınıflandırılmaktadır. Örneğin dışkı ve ter, kötü kokular olarak kodlanırken çiçek ve narenciye kokuları genele hoş gelmektedir. Ortamdaki kokulara maruz kalmamızla birlikte koku duyumuz gelişirken algıladığımız ve bilinçli olarak üretilen kokuları da sınıflama eğiliminde oluruz. 

Sıradan biri kokuları “ağır” veya “ferah” benzeri kavramlarla tanımlarken, sektörün içerik üreticileri, hem imalatçı markaların isteklerini anlamak hem de hedef pazar seçimini kolaylaştırmak adına parfümlerin karakteristiklerine dayanarak bir takım sınıflandırma sistemleri tanımlamışlardır. Genel olarak kullanılan tek bir sınıflandırma bulunmamakla beraber ana hatlarıyla kabul edilen dört parfüm ailesi bulunmaktadır. Bunlar çiçeksi (floral), şipre (chypre), fujer (fougère) ve oryantal (oriental) kokulardır [1, s.262]. Bu ana kategorilerin kombinasyonlarından ve etkileştiği diğer bileşenlerden oluşan alt aileler de zamanla sektörün devleri ve farklı kaynaklar tarafından ana gruplar arasında yer alsa da ne bu ana gruplar ne de alt gruplar hakkında konsensüs bulunmamaktadır. Örneğin biberiye, fesleğen ve defne gibi aromatik otların kullanıldığı parfümler ana bir sınıf olarak adlandırılmazken aromatik narenciye, aromatik odunsu ya da çiçeksi aromatik gibi alt ailelerin varlığından söz etmek mümkündür. Benzer şekilde meyveli parfümler başlı başına bir kategori olmamakla birlikte meyveli çiçeksi, kabul gören bir alt ailedir. Aldehidik parfümler ise aldehit adı verilen, kısmen güçlü kokulu organik kimyasallar sınıfına atıfta bulunurken yalnızca çiçeksi parfümlerin alt sınıfı olarak ele alınmaktadır. Özetle koku aileleri, parfümlerin sınıflandırmasında kullanılan, sistematik olmayan kümeleme analizleridir.

fotoğraf: www.libertineparfumerie.com.au/masterclass/

Firmaların yaptıkları koku ailesi sınıflandırmasına “geneanalogy” ismi verilmektedir. Geneanalogy veya koku ailesi sistemi, benzer koku özelliklerine (çiçek, narenciye, odunsu vs.) sahip olan veya geleneksel akorlardan ilham alan kokuların (fujer, şipre, oryantal vs.) tanımlama ve sınıflandırma kolaylığı için birlikte gruplandırıldığı bir sistemdir. Buradaki düşünce, tüm kokuların belirlenen kategoriden birine yerleştirilebileceği veya birden fazla kategorinin bir karışımı olduğudur. 

Geneanalogyler, sektördeki aktörlerin (parfümörler, hammadde üreticileri, firmalar vs.) kokular hakkında ortak tanımlar yapmalarını ve kokuları bir şemaya sığdırmalarını sağlar. Aynı zamanda son tüketici de beğenisini ifade ederek satın alma kararını bu sınıflandırma sayesinde verebilmektedir.
 

Sektörde kullanılan en önemli geneanalogy, Symrise firmasının eril (masculine) ve dişil (feminine) olarak iki ayrı edisyonunun bulunduğu sistemdir [2, s.66]. Bu bilgiye dayanarak koku aileleri, genel hatlarıyla Symrise sınıflandırması üzerinden parfüm örnekleri ile birlikte ele alınacak olup sınıflandırmada bulunmayan gurme kokular (gourmands), ayrıca açıklanacaktır.

Narenciye (Citrus) Kokuları: Narenciye kategorisi, tipik olarak narenciye türevleri etrafında inşa edilen taze ve canlı kokuları içerir. Doğada referansları olan narenciye kokuları, parfüm yapımında tek tek veya kombinasyon halinde kullanılabilir. Neredeyse tüm koku ailelerinde üst notalarda kullanılan narenciye notaları, aşırı uçuculukları ile karakterize edilirler. Buna bağlı olarak salt narenciye teması üzerine kurulu parfümler (Hermès Eau d'Orange Verte, Acqua di Parma Colonia) genelde düşük esans oranlı Eau de Cologne konsantrasyonuna sahiptirler. İsmini Almanya’nın Köln şehrinden alan ve günümüzdeki limon kolonyasının atası olan 4711 Eau de Cologne, narenciye sınıfının ilk ve en karakteristik örneklerinden biridir.


Limon, bergamot, portakal, greyfurt, yuzu ve mandalina, parfümlerin içeriklerinde doğal halleriyle kullanılan en yaygın narenciye yağlarındandır. Ailenin, yeşil narenciye (Dior Eau Sauvage, Mugler Cologne), çiçeksi narenciye (Calvin Klein CK One, Tabac), aromatik narenciye (Acqua di Parma Colonia Assoluta, Tom Ford Mandarino Di Amalfi) ve halk arasındaki “ferah koku” kavramının parfüm terminolojindeki karşılığı olan ve “ozonik” adı da verilen sucul narenciye (Issey Miyake L'Eau d'Issey Pour Homme, Ralph Lauren Polo Blue) gibi alt aileleri bulunur.

Çiçeksi (Floral) Kokular: Bu aile, ana teması çiçek olan parfümlerden oluşmaktadır. Çiçeksi kokular da tıpkı narenciye kokuları gibi doğada somut referanslar olarak gözlemlenebilmektedirler. Tekil çiçek barındıran parfümlere “solifore” adı verilir. Sayısız reformulasyon geçirerek günümüzde halen satışta olan en önemli solifore, usta parfümör Edmond Roudnitska (son formulasyon François Demachy tarafından yorumlanmıştır) imzalı müge parfümü Dior Diorissimo’dur. Birden fazla çiçeğin bir araya geldiği parfümler ise bouquet olarak adlandırılmaktadır. Geleneksel parfüm anlayışında çiçek notaları, hemen hemen her koku ailesinde kullanılmaktadır.


Oryantal bazlar ve tatlı notalar içeren Chanel Bois des Îles, Yves Saint Laurent Opium ve Dior Poison gibi örneklerin başı çektiği çiçeksi oryantal (floriental) tarz, kimi kaynaklar tarafından başlı başına bir koku ailesi olarak kabul edilirken yeşil çiçeksi (Geoffrey Beene Grey Flannel, Pierre Balmain Ivore), aldehidik çiçeksi (Lanvin Arpège, Chanel No.5), meyveli çiçeksi (Dior J’adore, Carolina Herrera 212 Woman), beyaz çiçekler (Robert Piguet Fracas, Frédéric Malle Carnal Flower), sucul çiçeksi (Davidoff Cool Water Woman, Kenzo L’eau Par), çiçeksi misk (The Body Shop White Musk, Amouage Gold Man), portakal çiçeği (Serge Lutens Fleurs d'Oranger, Maison Francis Kurkdjian APOM Pour Homme/Pour Femme) ve odunsu çiçeksi (Lancôme Trésor, Gucci Pour Homme II), çiçeksi kokular sınıfın alt ailelerinin başlıcalarını oluşturmaktadır.

Çiçeksi kokular, genellikle kadına yönelik pazarlanan parfümler ile özdeşleştirilseler de menekşe (Creed Green Irish Tweed, Cartier Eau de Cartier) lavanta (Yves Saint Laurent Jazz, Kilian A Taste of Heaven), gül (Emanuel Ungaro pour L'Homme III, Maison Francis Kurkdjian Lumière Noire Pour Homme), yasemin (Amouage Reflection Man), süsen (Dior Homme, Prada Infusion D'Homme) ve sardunya (Frédéric Malle Geranium Pour Monsieur, Hermès Equipage Géranium) temalı olup erkek için pazarlanan birçok kült mertebesine erişmiş parfüm de bulunmaktadır.

Fujer (Fougère) Sınıfı: Fransızca’daki “fern” kelimesinin karşılığı ve neredeyse kokusuz olan eğreltiotu anlamına gelen fujer, genel olarak lavanta, adaçayı, meşeyosunu, sardunya ve en önemli bileşeni olan “coumarin” ağırlıklı kokuların kombinasyonlarının oluşturduğu koku ailesidir. Fujer, ismini 1882 çıkışlı Houbigant Fougère Royale’den alan, ilk defa sentetik bir aroma kimyasal olan ve tonka fasulyesinin kokusunu kopyalayan “coumarin” in kullanılmasıyla vücut bulan bir sınıftır. Sınıfa ismini veren parfüm olan Fougère Royale’in parfümörü Paul Parquet, şöyle bir tanımlama yapmıştır: “Eğreltiotunun kokusu yok, ama olsaydı bu parfüm gibi kokardı ” [2, s.60].


Parfümlerin tarihi açısından fujer sınıfının belki de en önemli katkısı ise Fougère Royale’den 7 yıl sonra piyasaya sürülen Guerlain Jicky isimli tasarımdır. İlk kez bir arada kullanılan “coumarin”, “vanilin” ve “linalool” ile Guerlain’in sentetik kullanımındaki başarısını simgeleyen, modern parfümerinin yapıtaşlarından biri olarak kabul edilen ve gerçek anlamda somut hiçbir şeye benzemeyen Jicky, tarihteki ilk çok yönlü soyut koku olma özelliğini taşır. Başka bir deyişle Guerlain Jicky, günümüz modern parfümlerinin atası niteliğindeki ilk örnektir.

Aromatik fujer (Paco Rabanne Pour Homme, Creed Viking), narenciyeli fujer (Chanel Bleu de Chanel, Azzaro Chrome), meyveli fujer (Hugo Boss Hugo, Calvin Klein Eternity for Men), sucul fujer (Davidoff Cool Water Men, Heeley Sel Marin), çiçeksi fujer (Fabergé Brut, Yves Saint Laurent Rive Gauche) baharatlı fujer (Old Spice, Amouage Bracken Man), odunsu fujer (Cartier Pasha, Davidoff Zino), oryantal fujer (Parfums MDCI Invasion Barbare, Histoires de Parfums 1725), lavanta ağırlıklı fujer (Caron Pour Un Homme, Lancôme Hypnôse Homme) ve sentetik bombadan hallice erkek parfümlerinin başını çeken amberli fujer (Jean Paul Gaultier Le Mâle, Dolce & Gabbana The One For Men) gibi tarzlar, fujer sınıfının alt gruplarını oluşturur.

Odunsu (Woody) Kokular: Odunsu kokular genel olarak sandal ağacı, sedir ağacı, paçuli ve vetiver gibi taze kesilmiş odun ve kök aromaları içeren aileye verilen isimdir. Odunsu notalar, kokuya sıcaklık, derinlik ve karmaşıklık katmaktadır. Dolayısıyla odunsu kokular sıklıkla, diğer koku ailelerinin de katmanlarını oluşturmaktadır.


Odunsu kokular; aromatik odunsu (Bvlgari Man, Paco Rabanne Invictus), narenciyeli odunsu (Guerlain Vetiver, Chanel Allure Homme Sport), sucul odunsu (Kenzo Homme, Tom Ford Oud Minérale), meyveli odunsu (Hugo Boss Bottled, Paco Rabanne Black XS), baharatlı odunsu (Shiseido - Serge Lutens Féminité du Bois, Gucci Pour Homme), çiçeksi odunsu (Thierry Mugler Alien, Tom Ford Black Orchid) ve oryantal odunsu (Paco Rabanne Ultraviolet, Jean Paul Gaultier Kokorico) gibi alt aileleri barındırmaktadır.

Oryantal (Oriental) Kokular: Oryantal kokular; içeriğinde balzamik notalar, vanilya, amber, odunsular ve hatta hayvansal notaların yer alabildiği çok yönlü koku ailesidir. Amber kokusu ile ilişkilendirilen “vanilin” ve tonka fasulyesinin kokusu ile ilişkilendirilen “coumarin” adı verilen sentetiklerin bulunmasıyla beraber vücut bulan tarzın en önemli temsilcisinin, Jacques Guerlain imzalı Guerlain Shalimar olduğu bilinmektedir. Oryantal koku ailesi, geleneksel olarak Doğu ve Orta Doğu'dan gelen malzemelerden ilham alırken zenginliği ve sıcaklığı çağrıştırır. Baharatların yanı sıra tatlı, tütsü, vanilya ve misk, reçineler ve odunsular da oryantal koku ailesinin zengin içeriğine katkıda bulunur.


Oryantal ailesi, oryantal amber (Serge Lutens Ambre Sultan, Frédéric Malle Musc Ravageur), yeşil oryantal (Calvin Klein Obsession, Dior Addict), çiçeksi oryantal (Lancôme La Vie Est Belle, Kilian Love) baharatlı oryantal (Tom Ford Noir, Chanel Coco Chanel) ve odunsu oryantal (Chanel Égoïste, Joop! Homme, Creed Original Santal) gibi alt ailelerden meydana gelir.

Şipre (Chypre) Sınıfı: Şipre, genellikle narenciye notalarıyla açılan meşeyosunu, patchouli ve odunsuların baskın olarak hissedildiği koku ailesidir. Şipre sınıfı, adını 1917 çıkışlı Chypre de Coty isimli parfümden almaktadır. Aynı zamanda dilimizde Kıbrıs anlamına gelen şiprenin isminin, Kıbrıs adası kıyılarında doğduğu rivayet edilen aşk tanrıçası Afrodit'in doğum yerinden aldığı da düşünülmektedir. Zira şipre kokularında bulunan selvi (cypress) ve birçok aromatik bitki, Kıbrıs’ta yetişir. Günümüz standartlarında karakteristik şipre parfümleri eskiyi çağrıştırırken, aynı zamanda sofistike bir feminenliği de yansıtmaktadır.


Şipre ailesi; meyveli şipre (Guerlain Mitsouko, Chanel Coco Mademoiselle), çiçeksi şipre (Comme des Garçons 2, Narciso Rodriguez Narciso), aromatik şipre (Balenciaga Ho Hang), odunsu şipre (Clinique Aromatics Elixir, Tom Ford Italian Cypress), hayvansı şipre (Yves Saint Laurent Kouros, Parfums MDCI Chypre Palatin) ve derili şipre (Robert Piguet Bandit, Caron Tabac Blond, Creed Aventus) gibi alt ailelerden oluşmaktadır.

Gurme (Gourmand) Kokular: Gurme kokular, geleneksel parfüm anlayışının aksine, “yenebilir” hatta zaman zaman “içilebilir” maddelerin kokusunu çağrıştıran sınıfa verilen isimdir. Bazı kaynaklara göre oryantal parfüm ailesinin altında yer alan gurme kokular, kavramsal olarak tanımlanabilmeleriyle ayrı bir sınıf olarak değerlendirilebilecek kadar farklılaşmaktadır. 


Gurme kokuların temeli, 1992 çıkışlı Thierry Mugler Angel’ın içeriğinde sıcak şeker (pamuk helva da denebilir) kokusu replikası olan “ethyl maltol”un oldukça yoğun kullanımı ile atılmıştır. O zamana kadar vanilya, kakao ve tütün gibi notalar destekleyici olarak parfüm içeriklerinde yer alsalar da hiçbir zaman “yenebilir” bir maddeyi çağrıştıracak kadar baskın hissedilmemişlerdir. Dolayısıyla gurme kokular, felsefe ve tarz olarak fujer ve şipre gibi geleneksel koku sınıflarının zıt kutbunda yer alır. Tabi nasıl ki şerbeti fazla kaçmış bir tatlı deyim yerindeyse midemizi bayabiliyorsa, tatlılığı dengelenmemiş gurme kokular da rahatsızlık yaratabildiği için, ticari başarı yakalayan gurme kokuların geleneksel akorlar ile desteklendiği görülmektedir.

Lolita Lempicka, Lolita Lempicka Au Masculin, Rochas Man, Thierry Mugler A Men ve flankerları**, koku ailesinin ana akım tasarımcı parfümlerinde başarılı temsilcileri iken niş pazarlanan parfümlerde, ilhamını Türk lokumundan alan Serge Lutens Rahat Loukhoum, Keiko Mecheri Loukhoum gibi kokuların yansıra elmalı kek benzeri kokusuyla  Hermèssence Ambre Narguilé, vanilyalı kahve kokusu ile Bond No. 9 New Haarlem, pralin denemesi ile  Parfumerie Générale Aomassaï ya da sütlü fıstık ezmesi kıvamındaki L'Artisan Parfumeur Bois Farine, aileyi layıkıyla özetleyen parfümler arasında gösterilebilir. Ayrıca içki benzeri (boozy gorumand) tarzlarıyla Tom Ford Tobacco Vanille, Thierry Mugler A Men Pure Malt, Frapin 1270 ve Lubin Korrigan gibi parfümler, gurme kokuların içilebilir sınıfını oluşturmaktadır.


Flanker: Ticari başarı yakalayan parfümün içeriğine belli bir oranda sadık kalınarak ya da tamamen değiştirilerek yeni bir parfüm yaratılması ve isminin başına ya da sonuna genellikle “intense”, “sport”, “l’eau” ya da “fresh” gibi kelimeler eklenerek piyasaya sürülmesine verilen isim.

Not: Bu yazı, Dr. Esin Yalçınkaya'nın editörlüğünü üstlendiği, İnter Tıp Yayınevi tarafından basılan "Koku ve Tat Algısı" isimli kitapta yer almaktadır.

Kaynaklar
1. Groom, Nigel. The New Perfume Handbook, Blackie Academic & Professional - Springer Science & Business Media, 1997.
2. Ozan, Vedat. Kokular Kitabı II – Parfümler, Everest Yayınları, 2015.
© Gurme Kokular - Niş Parfüm Yorumları / Röportajlar / İzlenimler
Maira Gall