“Aynı kokunun Eau de
Parfum’u var. Onu almanızı öneririm, daha kalıcı.”
Kalıcılık ve fark edilirlik kavramlarını tek boyuta
indirgeyip salt konsantrasyon bazlı satış yapmaya çalışan parfüm uzmanlarının
en güçlü silahlarından biridir bu cümle… Teorik olarak sıvının içerisindeki
konsantrasyon oranı arttıkça vücutta kalma süresi uzasa da Eau de Parfum’un
her zaman daha yüksek performans değerlerine sahip olduğu pratikte yanlış bir
önerme. Bu noktada bilinmesi gereken iki önemli hadise var. Birincisi,
neredeyse hiçbir marka kullanılan içeriği değiştirmeden (aynı parfümün iki farklı konsantrasyonu arasında bariz
nota farklılıkları bile görülebilir) konsantrasyon
değişiklik yapmayacağı. İkincisi ise yoğunlaşan konsantrasyon
sonucu göreceli olarak azalan alkol miktarının, kokunun fark edilirliğini (çoğu
zaman kalıcılık anlamında kullanılıyor) etkileyeceği. Sonuç olarak her zaman
“daha fazla” olan daha iyi değil. Ne Eau de Cologne’lar var Eau de
Parfum’lardan kalıcı, ne Extrait de Parfum’lar var birkaç saat içinde silinip
giden…
Jul et Mad, Julien Blanchard ve Madalina Stoïca çiftinin
isimlerini verdiği 2012 çıkışlı bir Fransız niş parfüm evi. Markalarına verdikleri
isim gibi tasarımlarında da aşklarını anlatan çiftin imza attığı tüm parfümler
Extrait de Parfum konsantrasyonunda ve uniseks kullanıma uygun olarak
pazarlanıyor. Julien ve Madalina’nın Venedik’te başlayan aşk hikâyesinin tasvir
edildiği Amour de Palazzo, hem kadın hem de erkek kullanımına uygun retro
havası olan bir kompozisyon. Parfümü tasarlayan isim ise Amouage Memoir Woman
ve Olfactive Studio Chambre Noir ile dikkatimi çeken Dorothee Piot.
Zencefil ağırlıklı baharatlarla açılıyor Amour de Palazzo. Soğuk
bir günde giyilen kaşmir kazak misali insanın içini ısıtıyor. Etkileyici
başlangıcın hemen ardından parfümün karakterini oluşturan amber ve hayvansı
notalar hissediliyor. Aşkın tasvir edildiği Amour de Palazzo’nun ilk dakikaları bana göre
gerçekten de ilk görüşte (koklayışta) aşk!
Ortalara doğru baharatlar geri çekilirken deri ve laden
reçinesi (labdanum) amberi desteklemeye başlıyor. Eski kafa hissiyatıyla
büyüleyen bir karışıma imza atmış Dorothee Piot. Amber ve castoreum un uyumunu
takdire şayan tutturmuş potansiyeli yüksek parfümör. Lakin güzel bir yemek
sonrası bir süre daha damakta kalan tadın keyfini sürmek istiyor insan… Sorun
da tam burada cereyan ediyor.
7ml'lik Jul et Mad şişeleri - instagram.com/gurmekokular
Extrait konsantrasyonunda çalışmak her parfümörün harcı
değil. Amour de Palazzo, koku güzelliği ve kalite olarak denediğim en iyi
oryantal parfümlerden biri olsa da konsantrasyon hırsına kurban gitmiş bir
tasarım. Yoğun konsantrasyonundan dolayı parfümün hapsolduğu görünmez bir duvar
var. Böylesine saldırgan notalara sahip olup da daha az fark edilirliği olan
bir parfüme denk gelmedim desem yeridir. Parfüm saatlerce tende kalıyor ancak
hem fazla gelişim gösteremiyor hem de algılanabildiği mesafe ancak santimetreyle
ölçülebilecek düzeyde.
Amour de Palazzo karanlık ve derin bir parfüm. Zaman zaman
hissedilen odunsu notalar amber, laden reçinesi ve deri ile muhteşem bir uyum
sergiliyor. 70’lerden kalma bir Guerlain ya da Chanel kokluyormuşçasına
heyecanlandırıyor beni Amour de Palazzo. Çok kızıyorum Jul et Mad’e böylesine
özel bir parfümü bu hale soktukları için! Gizemli yapısıyla ne de güzel bir gotik dönem parfümü olurmuş...
Amour de Palazzo, yüksek konsantrasyon hırsını bir kenara bırakırsak kalite ve koku güzelliği olarak favorilerim arasına girebilecek kadar
özel bir tasarım. Gülü seven dikenine katlanır misali saat başı tazeleyerek
kullandığım Amour de Palazzo, markanın tanımıyla ilk görüşte aşkın işlendiği
bir kompozisyon olsa da bana göre aşkın yanında kibir ve hırsı da anlatan bir
hikâye. Azı karar, çoğu zarar hadisesi…
Hiç yorum yok
Yorum Gönder