19 Ağustos 2014 Salı

Le Labo - Bergamote 22

Le Labo 2006 yılında New York’ta kurulan bir niş parfüm evi. Amerikalıların niş parfüm pazarından pay kapma çabalarının en büyük aktörlerinden olan Le Labo, şöhreti gün geçtikçe yayılan bir marka. Maurice Roucel, Mark Buxton, Alberto Morillas, Annick Menardo, Yann Vasnier ve Daphne Bugey gibi sektörün en ünlü parfümörleriyle çalışıyor olmaları da Le Labo’nun gücüne güç katan en önemli unsur.

Le Labo, Frederic Malle’a benzer şekilde, satış noktalarında belli koşulların sağlanmasını isteyen bir marka. Markanın satıldığı butiklerde laboratuvar benzeri bir köşe yer alıyor ve müşteri parfüm satın almak istediğinde esans ve seyrelticiler satış esnasında karıştırılarak parfüm isme özel paketleniyor. Kişiye özel, doğa dostu sunumların markaya kazandırdığı artı puan oldukça fazla.

 
Le Labo, parfümlerine içeriklerindeki bileşen sayılarından ve en yoğun hissedilen notadan oluşan isimler vermekte. Bergamote 22 de markanın bergamot temalı Daphne Bugey tasarımı. Birkaç yıl öncesine kadar Rose 31, Santal 33 veya Oud 27 gibi tartışma yaratan Le Labo parfümlerinin yanında esamisi bile okunmayan Bergamote 22, son dönemde oldukça popüler. Ben de yıllar önce deneyip, pek bir şey hissetmediğim parfüme yeniden bir şans vermek istedim.

Greyfurt, portakal çiçeği ve bergamotla başlıyor Bergamote 22. Transparan ve kaliteli bir açılış… Temiz temiz kokuyor parfüm. Tek bir zorlayıcı nota kullanmamış Daphne Bugey.

Bergamote 22, bergamot temalı yaz parfümlerine herhangi bir yenilik katmıyor. Yalnızca kaliteli ve transparan olarak nitelendirebileceğim bir kompozisyon. Bu bağlamda, etrafta yazılan çizilenlerin etkisinde kalmadan, sıradan ancak kaliteli bir parfüm olduğunu bilerek denemek, “ay kolonyaymış bu” ya da “bu muymuş sürekli iltifat alan parfüm” şeklinde düşünmeyi bir nebze engelleyecektir.


Basit bir harmanı var Bergamote 22’nin. Açılıştan birkaç dakika sonra vetiver, bergamot ve portakal çiçeğine eşlik ediyor. Bu noktada parfümün tek albenisi kaliteli ve doğal olması… Sonrası mı? Keşke olsaydı…

Bergamote 22, ilk yirmi dakika oldukça iyi, sonraki yirmi dakika da sadece iyi hissettiriyor. Parfümün bir saat sonrası için de bir şeyler yazmak isterdim ama maalesef yok… 1 saatin sonunda 3cm uzaktan Bergamote 22’nin kokusunu alabilenler canlılar, şu an K9 kampında eğitim görmekte.

Daphne Bugey’ın Dsquared2 ve Issey Miyake’den alışkın olunan transparan tarzı Bergamote 22’de de net olarak gözlemleniyor. Şahane koku, zayıf performans… Parfümün kendini ancak sıcak yaz günlerinde gösterebildiğini düşünüyorum. Kalıcılık değerleri ısının yükselmesiyle daha da düşse de fark edilirliği arttığı için parfüm kullandığını bir nebze olsun hissedebiliyor insan.


Bergamote 22, hem kadının hem de erkeğin güvenle kullanabileceği, etkileyici olmaktan ziyade temiz kokmak isteyenlere uygun bir parfüm. Ancak belli ki Daphne Bugey, saat başı parfümünü tazeleyip, ilk ayı çıkaramadan şişenin dibini görmeyi sorun etmeyen kesim için tasarlamış Bergamot 22’yi…

Hiç yorum yok

Yorum Gönder

© Gurme Kokular - Niş Parfüm Yorumları / Röportajlar / İzlenimler
Maira Gall