Sıcakların bunalttığı günlerde bile etrafta lolipopu andıran
yoğun kokular algılıyorum. Amaç çevredekileri etkilemekse, etkileniyorum… Hem
de baya kötü etkileniyorum! 30 derece sıcaklıkta kazak giymek ne kadar anormal
ise soğuk havalara uygun yoğun parfümleri sıcak günlerde kullanmak da bir o kadar
anormal olarak nitelendirilebilir. Esintili akşam saatleri hariç, çevredekileri
de düşünerek hava sıcaklığına uygun parfüm seçimi ve dozajının ayarlanması
yerinde olacaktır. Aksi takdirde olumlu bir etki yaratmak için yapılan eylem,
etraftakilerin tepkilerini toplamaktan öteye geçemiyor...
Laboratory Perfumes, 2012 yılında Londra’da kurulan İngiliz
bir niş parfüm evi. Yeni kurulduklarından ve dağıtım ağları neredeyse İngiltere
ile kısıtlı olduğundan, niş parfüm dünyasında bilinen bir marka değil.
Sunumlarından parfümlerine kadar sadeliği ve uniseks kullanıma uygunluğu
yansıtan markanın henüz üç parfümü ve bu parfümlerle eşleşen mumları var. Üç
parfüm de belirttikleri gibi her iki cinsiyetin de kullanımına uygun, güvenli
ve hoş kompozisyonlar.
Uzun zamandır tanıştığıma en çok sevindiğim markalardan biri
Laboratory Perfumes. Parfümlerinden hiçbiri uçlarda, daha önce eşine benzerine
rastlanmamış tasarımlar değil ancak hepsinin ayrı bir karakteri ve
hissettikleri olduğunu düşünüyorum. Sıcakların iyice bastırdığı bugünlerde,
tropikal kokteyl gibi kokan, her kullandığımda mutlu olduğum Gorse, benim için markanın
diğer tasarımlarına kıyasla bir adım önde…
Gorse, bana göre “sık ve çık” bir yaz parfümü. Mutlu eden,
güzel kokan ve kimseyi rahatsız etmeyecek bir tasarım… Belli belirsiz
hissedilen kakule eşliğinde turunçgiller ile açılıyor Gorse. Turunçgillerden, parfümün
başlangıcından sonuna kadar en çok hissedileni, lime adı verilen misket limonu. Gorse’nin harmanında kullanılan turunçgiller ne ekşi ne de
acı bir hissiyat barındırmıyorlar. Kokteyl hazırlamak için kullanılan
olgunlaşmış meyvelerin kokuları kullanılmış sanki… Doğal ve leziz.
Laboratory Perfumes sadeliğe biraz fazla takmış olacak ki ne
parfümleri tasarlayan parfümörler ne de parfümlerin içerikleri hakkında detaylı
bir bilgi bulmak mümkün değil. Ancak her ne kadar Gorse’nin açıklanan resmi
notalarında hindistan cevizi yer almasa da, harmanda net olarak hindistan
cevizi kokusu aldığıma eminim. Lime coconut kokteyli!
Gorse’nin hem kadın hem de erkek kullanımına uygun, bol
sıkılsa bile bunaltmayacak bir yapısı var. Tek bir kusuru olduğunu düşünüyorum,
o da fark edilirliği… Günlük kullanımda mutlaka tazeleme isteyen; kalıcılığı
ortalama, fark edilirliği ise düşük bir parfüm Gorse. Bu kadar doğal, bu kadar
güzel olduğu için fazlaca yüklenemesem de üzülmediğimden değil, kıyamadığımdan…
Gorse’nin designer tayfada benzeri olmasa da niş parfümler
arasında oldukça yakın, tanınmış bir akrabası var. Denediğim ilk andan beri
Gorse’yi Creed - Virgin Island Water’a benzetiyorum. VIW’ın başlarındaki misket
limonu daha belirgin ve keskin iken Gorse daha sakin yapıda bir parfüm. Her ne kadar Gorse’nin
içeriğinde belirtilmese de iki parfümün de verdiği hindistan cevizi hissiyatı
bana göre birebir aynı. Kalıcılık ve fark edilirlik değerlerinin de birbirinden
farklı olmadığı düşünüldüğünde Creed’in yaz aylarındaki amiral gemisine sağlam
bir rakip geldiğini söylemek yanlış olmaz.
Yaz günlerinde kullanmayı sevdiğim tarzda parfümlerden biri
Gorse. Kalıcılık ve fark edilirlik değerleri problem değilse tüm yazı güvenle
geçirtecek, her iki cinsiyetin de güvenle kullanabileceği bir parfüm. Gün içinde değişmim beklentisi olmaksızın, amaç sadece güzel kokmak ve rahatlamak ise Gorse şahane
bir seçim!