Meyve kokularıyla aram pek de iyi
değildir. Piyasadaki birçok meyve temalı parfümü de ya çocuk parfümüne ya da
oda kokusuna benzetirim. AVM ve kalabalık caddelerin lolipop kokmasının da en
büyük sorumluları arasındadır bana göre bu sentetik meyve konsantreleri…
Parfüm kullanımında duyulan
kişisel haz benim için öncelikli. Aynı zamanda kendi bencilliğimden ötürü
başkalarına rahatsızlık vermek de korkulu rüyam. Bu nedenle zaman, mekân ve
mevsime göre parfüm seçiminden, uygulanan doza kadar birçok kritere dikkat edilmesi
gerektiğini düşünürüm. Hal böyle olunca hem etkileyici, hem de güvenli
parfümlerin yerini ayrı tutuyorum.
Turunçgiller ve kavun ile
gülümseterek açılıyor Millesime Imperial. Denizi hatırlatıyor, tatil anıları
canlanıyor… Şişelenmiş kumsal satıyor Creed!
Tuz, son derece riskli bulduğum bir nota. Vücut ısısındaki değişimle birlikte ekşimsi bir hal alması
işten bile değil. Millesime Imperial de harmamında deniz tuzu barındıran
parfümlerden. Ancak koku; musk, iris ve ambergris ile öyle güzel desteklenmiş
ki ne tatlılığıyla bayıyor ne de tuzluluğuyla burun büktürüyor. Parfüm teni terk edene kadar kavun ve tuzu algılamak mümkün.
Millesime Imperial’in fark
edilirliği, ilk birkaç saat oldukça yüksek. Sonradan musk tadında, tene yakın
devam ediyor. Özellikle başlarındaki hissiyat eşsiz olduğundan, çok gerekmese
de gün içinde tazelemek mutluluk veriyor. Kalıcılık hadisesi için halen Green Irish Tweed yorumundakinden daha karmaşık bir denklem üzerinde çalışıyorum.
Sanırım sabit katsayı bunda da 3… Bir de bazı partiler kavun ağırlıklı iken,
bazılarının tuz oranının ayarı biraz kaçmış durumda.
Millesime Imperial'in kokusunu algılayıp da beğenmeyene rastlamadım. Aynı zamanda denk gelinebilecek en doğal meyve kokularından biri. Fazla mı iddialı oldu? Az bile...
Millesime Imperial'in kokusunu algılayıp da beğenmeyene rastlamadım. Aynı zamanda denk gelinebilecek en doğal meyve kokularından biri. Fazla mı iddialı oldu? Az bile...
Olivier Creed’in imzası olan ambergris
kullanımı, parfümlere maskülen bir hava katıyor. Dolayısıyla Millesime Imperial’i
her ne kadar uniseks olarak pazarlansa da, maskülen tarafa biraz daha yakın. Yine de parfümü yıllardır kullanan sağlam bir bayan fan kitlesinin
de bulunduğunu belirtmek isterim. E normal... Deniz kenarında Cardinal Melon içmek yalnızca erkeklere mi özgü?
Sean John Unforgivable ve Ed
Hardy Love & Luck, Millesime Imperial’e benzetilen parfümler. Unforgivable
elimde şişe olarak bulunduğundan, MI’in daha turunçgilli hali olduğunu
söyleyebilirim. Love & Luck’ı ise denemediğimden yorum yapamıyorum. Yine de
doğallık bakımından karşılaştırılabileceklerini pek zannetmem.
Creed’in 6. dönem parfümleri
kendi içlerinde oldukça kararlı. Sabah Millesime Imperial kullanıp akşama doğru
Green Irish Tweed sıktığımda gayet hoş bir kombinasyon yakalıyorum. Hatta
Silver Mountain Water, Erolfa ve Royal Water ile farklı kombinler denenebilir. Hatta deneyip bir fotoğrafla beraber yorum yazan ilk okuyucuya birkaç sample göndereceğim!
Millesime Imperial, tarz ve ortam
seçmeyen zamansız klasiklerden biri haline gelmiş durumda. Üzerine Creed’in
doğal ve kaliteli harmanı da eklenince, bitince yeniden satın alınacak tayfa
arasına yerini alan bir dört mevsim oyuncusu. Hani gülmenin değerini bilmek
gerek denir ya, Millesime Imperial de gülümsetmese bile en azından tebessümü
garanti eden, değeri bilinmesi gereken bir parfüm.
Çok güzel bir yorum olmuş teşekkürler
YanıtlaSilBerkan Eline Sağlık Diyim,
YanıtlaSil-Öncelikle MI'yi gayet başarılı buluyorum onu söyleyeyim.
-Yazın sıkılcak parfümlerden ilk 10a herhalde elini kolunu sallayarak girer.
-Ben performans konusunda genelde bahsedildiginden cok daha iyi buluyorum.
-Bu metaliklik muhabbeti fazlaca dönüyor,en azından bizim forumlarda.Hani lafı edilcek bir metaliklik ben pek alamadım.
-En nihayetinde sınıfının efsaneleri arasında bence
-Son olarak senin dediğin gibi ,bence de net olarak maskulenlik oldukça baskın.
3 ayrı batch denedim şimdiye kadar... Metalik hissiyat birinde baskın olarak hissediliyordu. Elimdeki şişede neredeyse hiç algılanmıyor...
YanıtlaSilBerkan a ben de katılıyorum. Creed bu farkedilirlik problemini ve batch sorununu bence aşamadı. O kadar para vermeye değmez bence. Tabi koku güzelliği olarak iyi ama sadece tek başına yeterli değil.
YanıtlaSil