Bond No. 9 - New York Amber

"Geçen gün yine gördüm onu. Bu sefer dikkatimi çekmedi değil… İlginç bir tarzı var. Nasıl tanışırım ki? Yok yok boş ver. Ona varana kadar…
...
Karşı masada. Yakından daha güzelmiş. Öyle alışılageldik bir güzellik değil de, çekici işte. Açıklayamadım resmen. Nesini beğendiysem… Burnu mu çirkin biraz? Çirkin denmez saçmalama. Kemerli… Yüzüne gitmiş ama. Tarzını da sevdim.

...

Ortak bir noktamız olsa bir şekilde muhabbete girebilirim aslında. Yok ki… Tanıdığım kimseye benzemiyor. Soğuk biraz. Belki de değildir. Alt üst oldum daha tanımadan. Hiç mi bulaşmasam? Şimdiye kadar kalıplara soktuğum standartlara uysa, bu kadar zorlanmazdım.

...

Kimi görsem onu konuşur oldu. İlk ben gördüm! Bu kadar dikkat çekiciydi de neden bu kadar düşündüm ki? Bildiğin güzel işte!"

New York Amber’i başta es geçtiğim, yavaş yavaş hoşlanmaya başladığım, şimdi ise vaz geçebileceğimi sanmadığım enfes bir koku olarak özetleyebilirim. Benzerine denk gelinebilecek standart bir parfüm değil.

Bond No.9, denizden hangi parfümü çıksa sıkarım dediğim markalar arasında yer almıyor. Ancak Signature yazımda da bahsettiğim gibi son yıllarda oldukça kaliteli işlere imza attığını bir kez daha belirtmek isterim. New York Amber ise Bond’un ustalık eseri! Bana göre şimdiye kadar ulaştıkları en üst nokta. 

Parfümün bergamot ve biberle geniz yakan cinsten sert bir açılışı var. Saniyeler içinde sandal ağacının da hissedilmesiyle “dur daha bitmedi!” mesajı alınıyor. Yine de tam tanımlanamayan bir şeyler var. Amber mi yoksa? Yok canım, biz amberi böyle mi biliyoruz… Önyargıya son derece açık, bitter açılıyor New York Amber. Oldukça da çekici! 

İlk şok atlatıldıktan sonra safran ve reçine ile acı hissiyat dengeleniyor. Sonrasında koku gelişim gösterdikçe çekici ve farklı bir hava katan oud kendini hissettiriyor. Oud kolay bir nota olmadığı halde New York Amber’de oud sevmeyenlerin bile takdir edeceği cinsten, destekleyici nitelikte kaliteli bir oud kullanımı mevcut. 

Ortalara doğru oyuna modern bir gül dahil oluyor. Tema olarak gül parfümleriyle anlaşamasam da destekleyici olarak kullanımını gayet yerinde buluyorum. Eski kafa olmanın ve Arap tarzının çok uzağında, son derece şık bir dokunuş olmuş harmanın geneline.

Sonlara doğru ise Bond’un son yıllarda sıkça kullandığı çekici bir musk ve muskat belirginleşip parfümü daha da ilgi çekici bir hale getiriyor. Son dönemde Bond’un Signature, New York Amber, New York Musk ve New York Patchouli’de kullandığı musk’ın net olarak hayranıyım.

Pek de iyi olmayan insanlar için “özünde iyi insan” diye bir tabir vardır ya, New York Amber de özünde bir amber parfümü. Makinadan geçirilmiş, üzerine kat kat cila atılmış, kabuğunu beğenmeyen bir amber. Referans amber sayılabilecek Serge Lutens - Ambre Sultan, Tom Ford - Amber Absolute ya da Histoires de Parfums - Ambre 114 ile uzaktan yakından alakası olmayan bir amber parfümü Bond’un New York Amber’i. Benzer durum Hermes - Ambre Narquile ve Dior Ambre Nuit için de geçerli. Bu tayfayı modern amber yorumları ya da amber temalı ambersiz parfümler olarak adlandırıyorum.

New York Amber, Bond No. 9‘un en yüksek konsantrasyonuna sahip parfümlerinden biri. Kalıcılık ve fark edilirlik üst düzeyde! Fark edilir tabiatına ilginç yapısı da eklenince adını sorduran parfümler kategorisine rahatlıkla giriyor. Yüksek konsantrasyonuna rağmen zaman içindeki değişken yapısı da parfümü günlük kullanıma dahi uygun bir hale getiriyor. NY Amber’in maskulen tarafa yakın dursa da kadın kullanımına da uygun olduğunu söyleyebilirim. 

Bond No. 9 son yıllarda piyasaya sürdüğü parfümlerin tasarımcılarını açıklamıyor. Muhtemelen I Love NY serisinde çalıştıkları IFF benzeri bir oluşumla çalışıyorlar ya da kendi tasarımcı gruplarını oluşturdular. Eğer bir yerlerde denk gelir de öğrenirsem tasarladıkları tüm parfümler deneme listeme kafadan girecek! Böylesine bir parfüm yapanın diğer tasarımları da maça 1-0 önde başlar.