Instagram’ı olup da kış fotosu paylaşmayan kaldı mı?
Battaniye, kahve fincanı ve pencere (!) hiç olmadıkları kadar popülerler artık…
Bunlar mıdır sadece insanın içini ısıtan ve rahat hissettiren? Birileri de
parfüm resmi koysun. Hiç olmadı pencerenin kenarında çeksin parfümünün
fotoğrafını. Frederic Malle’ın Dries Van Noten’ını koysun mesela.
Dries Van Noten için insanın içini ısıtan, evinde, huzurlu
ve mutlu hissettiren bir koku dememe gerek kalmadı değil mi? O zaman yazının
geri kalan kısmında beğendiğim diğer yanlarından bahsedebilirim. Beğenmediğim
bir tarafının olmadığı da anlaşılmıştır heralde :)
Mevzubahis koku, Frederic Malle’ın Belçika’lı moda tasarımcısı Dries Van Noten’ı nasıl gördüğünü anlatıyor. Dries Van Noten, FM’ın kendi butikleri dışında parfümlerinin satıldığı ilk konsept mağazalardan olma özelliği taşıdığı için bu birliktelik bir jest olarak da yorumlanabilir. Frederic Malle önderliğinde parfümü tasarlayan kişi olan Bruno Jovanovic ise öncesinde pek de dikkatimi çekmemiş, nispeten güvenli kokular yapan genç bir parfümör. Bundan böyle burun kabartırım (kullanırım ben bu sözü artık).
Mevzubahis koku, Frederic Malle’ın Belçika’lı moda tasarımcısı Dries Van Noten’ı nasıl gördüğünü anlatıyor. Dries Van Noten, FM’ın kendi butikleri dışında parfümlerinin satıldığı ilk konsept mağazalardan olma özelliği taşıdığı için bu birliktelik bir jest olarak da yorumlanabilir. Frederic Malle önderliğinde parfümü tasarlayan kişi olan Bruno Jovanovic ise öncesinde pek de dikkatimi çekmemiş, nispeten güvenli kokular yapan genç bir parfümör. Bundan böyle burun kabartırım (kullanırım ben bu sözü artık).
DvN ile birlikte ilk kez bir Frederic Malle parfümü,
üzerinde parfümörün ismi olmadan, farklı renk bir etiket ve karton yerine kumaş
kaplamalı kutu ile sunulmuş oldu. Co-branding hadisesi ile birlikte bu kadar
radikal değişiklik söz konusu olunca akıllara gelen soru, kokuda genel çizgiden
farklı bir durumun söz konusu olup olmadığı? Korkmayın… Sadece seriye Musc Ravageur’un ardınan kaliteli gourmand daha eklenmiş oldu.
En ufak köşesi olmayan sandal ağacı, vanilya ve safranın;
şişede vücut bulmuş olabilecek en güzel hali Dries Van Noten. Değinmek
istediğim tek fazı ise açılışı. Sandal ağacı benim gözümde akışkanlığı düşük, koyu
bir nota. Kullanılan parfümlerin açılışlarına yoğunluk katan, sonrasında ise
kokunun bazını oluşturan riskli bir yapısı var. Bu durum DvN’ın açılışına da
yansımış durumda. Başlangıçta sandal ağacının yoğunluğundan dolayı maskulen bir
hissiyatı olsa da birkaç dakikalık bir geçiş sürecinde yumuşayıp uniseks
kullanıma uygun bir parfüm haline dönüşüyor DvN. Gerisi mi? Sandal ağacı,
safran ve vanilya… Hadi orta notalarda zaman zaman hissedilen, cezbedici havayı
katan musk’ı da ekleyelim.
Dries Van Noten’da kullanılan sandal ağacı; Hindistan’ın
Mysore şehrinde yetişen, mysore sandalwood diye geçen son derece kaliteli bir
sandal ağacı özünden yapılıyor. Parfümü tam bir sandal ağacı kokusu olarak
değerlendirmesem de türünün referansları olan Maitre Parfumeur et Gantier
- Santal Noble ve Diptyque Tam Dao’daki
sandal ağacı kullanımlarıyla karşılaştırıldığında çok daha yumuşak bir hissiyat
barındırdığını söyleyebilirim.
Özel sektörün alışkın olduğu “smart casual” diye bir tabir
vardır. İşyerine uygun, ne çok spor ne de çok ciddi giyim tarzını ifade eder. Dries
Van Noten benim gözümde smart casual bir parfüm. Ne spor bir kıyafeti andıracak
kadar dinamik ne de takım elbise ile uyum sağlayacak kadar ciddi bir koku. Hem
güvenli, hem etkileyici… Yazının başında da bahsettiğim gibi DvN’ın insanın
içini ısıtan konforlu bir koku olduğundan nispeten soğuk havalarda kendini
bulan bir yapısı var. Parfümün kalıcılığı gayet yerindeyken fark edilirliği ise
taarruz etmeyen, ama gün boyu aralıklarla kendini hissettiren cinsten…
Dries Van Noten denk gelinebilecek en özgün kompozisyonlardan
değil. Ancak kullandığım ve denediğim en iyi gourmand parfümlerden biri. Türdeşlerinin
birçoğunun aksine, kullananı tatlılığıyla bayan veya gün içinde sıkan bir
yapısı yok. Sanki içinde kullanılan da algılanmayan notalar kokunun harmanını
dengelemek için yedirilmiş, akşamdan terbiyeye yatırılmış.
Toparlarsam, hem kullanmaktan hem de karşı cinste
koklamaktan (evet aldırdım!) büyük zevk aldığım, Musc Ravageur’u fazla
zorlayıcı bulanlara ilaç gibi gelecek şahane bir koku olarak tanımlıyorum Dries
Van Noten’ı.
Çok güzel bir inceleme olmuş. Elinize sağlık.
YanıtlaSilHocam harika yazınızın impulsuyla tekrar denedim ve evet, yine o bayık vetiverli perebron şurubu.. Renkler ve zevkler mi değişken yoksa bu sadece subjektif bir beğeni mi? Selamlar..
SilTortulu yapısı belki şurubu anımsatmış olabilir. İmkan varsa nispeten serin bir günde üzerinizde kullanmanız belki fikir değiştirir :)
Sil